28 Şubat 2014 Cuma

Kadrajı dolduran anlam…






Kandil sakinlerini izleyince, heybetli dağları ve geniş etekleri gerillayla paylaşmanın mutluluğu ve huzuru o kadar bariz yansıyor ki. Aslında huzuru gerilla ile buluyor demek daha doğru. Bu, özellikle de geçtiğimiz yıllarda gerillanın İran ordusuyla göğüs göğüse savaşında açığa çıkmıştı. KDP güçleri ‘halkı koruma’ adına hemen Kandil sınırlarının dışında Qasre denilen şehre yakın bir alana prefabrik evler kurmuş ve halkın oraya kaçmasını teşvik etmişti. Halk çıkacak böylelikle gerillaya büyük darbeler vurulacaktı! Ancak hesaba katmadığı bir şey vardı. Kandil’de halk gerillayı evladından ayırmıyordu. Sadece mutluluğu paylaşmak için aynı toprağı adımlamıyor, aynı havayı solumuyorlardı. Zor zamanları da birlikte atlatacaklardı. Halk Kandil’i terk etmedi. Bilakis, hem savaş sırasında maddi-manevi desteğini sundu hem de sonrasında bu dayanışma ve birliktelik devam etti.

Bu fotoğrafı çekerken, ilk olarak genç kadın gerillaya ve küçük kıza gösterdiği sevgiye odaklanmıştım. Ancak sonradan daha ötesini görebildim. Yaşlı amcanın gözleri izlediği manzaranın mutluluğunu yansıtıyordu. Küçük kızının gerillaların içinde büyümesinden memnundu. Gerilla ile birlikte yaşamaktan memnundu. Ve amcanın bu bakışları bana hiçbir tehdit ve hiç kimsenin bu mutluluğu ve huzuru bozamayacağını anlatıyordu. Bilmem haksız mıyım?